Altın Bir Anahtar: Storytelling (Hikaye Anlatıcılığı)
- Buse Demir
- 13 Mar 2021
- 1 dakikada okunur
Çok eskileri dayanan, her kültür ve toplumda kendine yer bulmuş olan, geçmişten günümüze hayatımızda oldukça önemli bir yer edinen ve hatta altın anahtar niteliğinde olan bir konu hikaye anlatıcılığı çünkü insanlık tarihi boyunca hikaye anlatmak en etkili iletişim yöntemlerinden biri olmuştur. Sözlü kültür döneminde kültürün taşıyıcısı olarak geleneksel hikaye ve anlatıcıları varken şimdiyse bugün içinde bulunduğumuz dijital dönemde, dijital hikayeler ve dijital hikaye anlatıcıları ortaya çıkmış ve bu kültürü bu anlatılar şekillendirmeye başlamıştır. Kimi hikayeler gerçeklerden oluşurken, bazı hikayelerdeyse ana mesajı daha iyi aktarabilmek için doğaçlama veya konuya süsleme eklemeler yapılarakta anlatılabilmektedir.
Hikayelerin evrensel bir dili vardır, konunun başında belirttiğim gibi aslında altın bir anahtar niteliğindedir, bunun sebebiyse insanları bir araya getirmesidir. Nereden, hangi millet, ırk, kültürden olursanız olun tek bir hikaye bütün insanlığı bir araya getirebilir, insanların duygularına seslenir, motive eder ve harekete geçirir.
Dünyaca ünlü markaların bir ürünü veya hizmeti doğru bir biçimde hedef kitleyle buluşturma serüveninde hikayeleştirme yöntemi oldukça popüler bir pazarlama stratejisidir. Markanın kendisini bir hikaye ile anlatması ve hikayenin markaya hayat vermesi insanları o markaya karşı oldukça yakın hissettirebilmektedir bu sebeple hikayeleştirme yönteminin pazarlama alanında da önemli bir yeri vardır.
Sadece pazarlama alanında değil eğitimde, iş hayatında, televizyonda ve daha birçok noktada hikayeleştirme konusu mühimdir. Hikayeleştirme yöntemi insanların dikkatini çekmek ve fark yaratmak adına oldukça önemli bir konudur ve son olarak Robert Mckee'nin dediği gibi, "zihnimizin dili öykü dilidir." bir şeylere anlam katmanın en etkili yoluysa hikayelerdir.
Comments